26 Nisan 2020 Pazar

Siber Güvenlik Dünyasında Haftanın Enleri #1

                  

Haftanın Haberi:

Dünya koronavirüs salgını ile mücadele ederken saldırganlar da bu mücadelede en ön safta duran hastaneleri hedef alıyor. Hastane altyapısının sürekli çalışma ihtiyacının her zamankinden daha fazla olduğunun farkında olan saldırganlar için haberde kullanılan “vicdan ve empati yoksunu” ifadesi aslında durumu özetliyor. Bu haberle birlikte saldırgan bakış açısını ve psikolojisini bir kez daha görmüş oluyoruz.


Haftanın Makalesi:

Koronavirüs salgını sonrasında yeni dünya düzeni, yeni normal konuları gündeme gelmeye başladı. Ben de birçok şeyin eskisi gibi olmayacağı görüşündeyim. En büyük değişiklik de dijital teknolojilerin herkesin hayatına olan etkisi olacak. Bankalararası Kart Merkezi’ne (BKM) göre* salgın döneminde 2.5 milyon kişi ilk defa e-ticaret üzerinden alışveriş yapmaya başlamış. Buna benzer bir gözlem de ben yapma fırsatı buldum. Çok zor durumda kalmadığı sürece parasını ATM’den dahi çekmek istemeyen 60 yaşının üzerinde bir yakınımız destek kredisi almak için internet bankacılığı kullanmaya başladı. Şimdi Facebook’tan daha çok mobil bankacılık uygulamasında vakit geçiriyor :)

Tüm dünya yeni normale geçerken siber güvenlik dünyası da bundan nasibini elbette alacaktır. Bu haftanın makalesi de “Rapid Change is the New Normal” başlığıyla bu konuya değiniyor. Yazar, artan oltalama saldırılarına dikkat çekerek yeni dönemde siber güvenliği güçlendirmek için aşağıdaki 3 kritik noktaya dikkat çekiyor.

  • Birbirleriyle iletişim ve etkileşim halinde olan (integrated) güvenlik sistemleri
  • Yapay zeka ve otomasyon
  • Merkezi görünürlük ve kontrol

Kaynak:
* HBR Türkiye’nin Mox Bank CEO’su Deniz Güven ile yaptığı söyleşiden alınmıştır. https://www.youtube.com/watch?v=UBZ-jj-8NVQ Dakika 27:40

Haftanın Nedir'i:

Bilgi Güvenliği ve Siber Güvenliğin arasındaki fark nedir?

Uzun süredir birbirinin yerine olarak da kullanılan bu iki kavram son zamanlarda farklılaşmaya başladı. Arasındaki farkı anlayabilmek için öncelikle “siber” kelimesinin tanımını yapmak faydalı olacaktır. Tabiki tanım denildiğinde ilk olarak TDK’ya bakıyoruz. Ama ne görelim, TDK’da siber kelimesinin anlamı bulunmuyor. Bu kadar hayatımıza girmiş bir kelimenin anlamının olmasını beklerdim doğrusu. 

Şimdi farklı kaynaklardan bulduğum tanıma geçelim. Siber, tanım itibarıyla “elektronik ortamları” ifade etse de içerisinde çok farklı unsurları barındırmaktadır. Bu unsurların bulunduğu, işletildiği, yönetildiği ve genişletildiği ortamlarda bulunan veriler; “bilgisayar, sunucu, cihaz, donanım, yazılım, protokol, algoritma, işlem, politika, süreç, laboratuvar ve sistem” gibi unsurları içermektedir [1]. Siber kelimesinin tanımından da anlaşılacağı üzere bir ülkenin enerji altyapısı, ulaşım sistemleri, finans hizmetleri, savunma altyapısı siber sistem olarak adlandırılabilir. Bu nedenle de, ülkelerin bu sistemlerine yapılan saldırılar siber savaş kapsamında değerlendirilmektedir. Siber kelimesinin tanımından sonra siber güvenlik tanımı da kendiliğinden belirlenmiş oldu aslında. Siber güvenlik; siber ortamlarda karşılaşılabilecek tehdit ve tehlikeler ile oluşabilecek riskleri önceden öngörüp bunlara karşı önceden önlem alma girişimidir [1].

Bilgi güvenliği ise bilginin bir varlık olarak tehditlerden veya tehlikelerden korunması için doğru teknolojinin, doğru amaçla ve doğru şekilde kullanılarak, bilgi varlıklarının her türlü ortamda istenmeyen kişiler tarafından elde edilmesini önleme girişimi olarak tanımlanmaktadır [1].

Farkı daha net anlayabilmek için biraz da geçmişe gitmek gerekir. İnternetin atası olarak görülen ARPANET, ABD Savunma Bakanlığı tarafından haberleşme amacıyla veri iletimi için geliştirilmişti. İnternet altyapısı sadece belirli ortamlarda kısıtlı amaçlarla kullanılmaktaydı. Yani bir ülkenin enerji altyapısı bilişim sistemleri ile yönetilmiyordu. Bu nedenle, internet altyapısını hedef alan saldırganlara karşı temel amaç “bilginin” korunmasıydı ve bunun sonucu olarak bilgi güvenliği olarak tanımlanmaktaydı. Ancak, bilişim altyapısının neredeyse tüm çalışma alanlarında kullanılmaya başlamasıyla birlikte siber uzay kavramı ve siber uzayın sürekli şekilde çalışması ihtiyacı doğdu. Bu nedenle, daha geniş bir kavram olarak siber güvenlik kullanılmaya başlandı.

Kaynak:
[1] – Siber Güvenlik ve Savunma, Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu, Prof. Dr. Mustafa Alkan

Haftanın İpucu:

Siber güvenlikle ilgili kitap okumak istiyorsanız herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği bu listelere göz atın isterseniz.



Haftanın Sorusu:

Ping komutu (ICMP) hangi port üzerinden çalışır?


***



Haftanın Enleri Hakkında:

Haberler, okunması gereken dokümanlar, bloglar, teknik makaleler, araştırmalar öylesine çok ki hepsine yetişmeye çalışırken hiçbirinin hakkını veremiyoruz. Bu nedenle siber güvenlik alanında kariyer yapan ve bu alana ilgi duyan herkesin güvenlik dünyasındaki gelişmeleri takip edebileceği az ama öz içerikler düzenli olarak yayınlanmaktadır. Çünkü, az da olsa devamlı olan makbuldür.