25 Ağustos 2023 Cuma

Dijital Dönüşüm Devri Sona Erdi, Şimdi Dijital Gelişim Zamanı!

Tamir bekleyen ayakkabı yığınları arasında ustayı bulmam kolay olmadı. Tezgahın üzeri, yan tarafta bulunan raflar, hatta bekleme koltuğunun üzeri bile doluydu. Neyse ki 37 ekran tüplü televizyonun etrafı boştu da izlenebiliyordu. Ayakkabıları uzattıktan sonra ne zaman alabileceğimi sordum. 3-4 gün içinde tamamlanır ama işler yoğun dedi. Düşünmeye başladım. 3 gün sonra mı gelmeliyim, 4 gün sonra mı? Ya da işimi garantiye alıp 7 gün sonra mı geleyim? Şaşkın bakışlarımdan anlamış olacak ki telefonunu bırak bittiğinde mesaj gelecek dedi. Derin bir oh çektim ama çok da şaşırdım. En teknolojik şeyin eski bir 37 ekran televizyon olduğu yerde açıkçası böyle bir SMS hizmeti beklemiyordum. Telefonumu bıraktım. 4 gün sonra mesaj geldi ayakkabınız hazır diye.

Tamirci belki de en çok sorun yaşadığı kısma kendi imkanlarıyla etkili bir dijital çözüm bulmuştu. Bu çözüme giderken ihtiyaç analizi, dijital yetkinliklerin tespiti, geliştirilmesi ve uygulanması adımlarını farkında olmadan hayata geçirmişti. Bu adımlar tam da dijital dönüşüm yolculuğunun aşamalarıdır. Tamircinin gönderdiği mesajın satın aldığımız bir ürün kargolandığında ya da hesabınıza para geldi mesajından bir farkı var mıdır? Sadece birinde manuel bir mesaj yazılırken diğerlerinde büyük entegrasyonlar ve uygulamalar bulunuyor. Bu nedenle, ayakkabı tamircisi de dijital dönüşümünü tamamlamış ve süreçlerinde uygulamaya başlamış diyebiliriz.

Her ne kadar dijital dönüşüm konusu kurumların gündeminde aktif olarak yer alsa da, dijital dönüşümünü tamamlamayan kurum neredeyse yok gibi. Bu nedenle artık dijital dönüşüm yerine dijital gelişimi odak noktasına alma zamanı. Daha iyi neler yapılabilir, güncel teknolojiler nasıl kullanılabilir, çalışanların yetkinliği nasıl sağlanır sorularının cevabı aranmalı. Dönüşüm kavramı sonlu anlam taşıdığı için insan zihni sürekli bir bitiş çizgisi arar. Bu da çalışanlarda dönüşüm bir türlü tamamlanmadı algısı oluşturabilir. Ancak gelişim ifadesi, hiç bitmeyecek, sürekli üzerine eklenecek şeklinde pozitif anlam taşıdığından dolayı çalışanların süreci sahiplenmesi de kolay olur.

Peki dijital gelişim yol haritası nasıl olmalıdır?

Öncelikle dijital dönüşümde olduğu gibi dijital gelişim de 3 kısımda değerlendirilmelidir. Dışarıya verilen hizmetlerin dijital gelişimi, kurum içi süreçlerin dijital gelişimi ve kurum çalışanlarının düşünce yapılarının dijital gelişimi.

Dış Hizmetler: Bir kurumun müşterilerine, paydaşlarına ve iş ortaklarına verdiği hizmetler dışarıya verilen hizmetler kapsamındadır. Müşterilerin beklentileri yeniden gözden geçirilerek ve bu kapsamda dijital gelişim boşluk analizi çalışması yapılarak güncel teknolojilere uygun şekilde planlamalar yapılabilir.

İç Hizmetler: Güzel bir söz vardır. Testinin içinde ne varsa, dışına o sızar. İç süreçlerinde teknolojik gelişimini tamamlayamayan bir kurum dışarı sunduğu hizmetlerde de teknolojik olgunluğa ulaşamayacaktır. Dış hizmetlerin dijital gelişiminde ciddi çalışmalar yapsa da istediği seviyelere ulaşmakta zorlanacaktır. Bu nedenle iç süreçlerin dijital gelişimine de odaklanıp çalışanların işini kolaylaştırmalıdır.

Çalışanlar: Belki de dijital gelişimin en önemli adımı çalışanların düşünce yapılarının gelişimidir. Dijital düşünce yapısı gelişmiş çalışanların süreçlere sağlayacağı katkılar çok değerli olacaktır. Bu düşünce yapısını geliştirmek için yapısal bir program belirleyip çeşitli farkındalık ve eğitim faaliyetleri düzenlemek ilk adım olabilir. Teknolojinin içine doğan internet nesli çalışma hayatına girmeye başladığı için nispeten daha kolay olacaktır.

Temel stratejileri oluşturan bu üç alan dijital gelişim yolculuğuna nasıl başlanacağına dair rehber niteliğinde olacaktır. Belki de ayakkabı tamircisine bu yazı ulaşmayacak ama 37 ekran TV’de Tekno Hayat programı yayınlanıyordu. Kurum içi farkındalık faaliyeti çoktan başlamıştı.